''Toplantı No :2012/15
Toplantı Tarihi:01.03.2012
Karar No :42
Konusu :6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (n) bendindeki; “Yayın hizmetleri müstehcen olamaz” hükmünün ihlali (TV 8 - MNG TV YAYINCILIK A.Ş.)
İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 06.02.2012 tarihli ve 290 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“TV 8 Yayın Kuruluşu'nda Perşembe akşamları saat 23:00'de Okan Bayülgen'in sunduğu Muhabbet Kralı adlı sohbet programı canlı olarak yayınlanmaktadır.
Programın başında yazılı ve sözlü olarak "Sevgili izleyenler, bu programda göreceğimiz kişiler, programın sunucusu da dâhil tamamıyla hayal ürünüdür. Bu kişilerin kimi, gerçek kişilikleri anımsatsalar da onlarla uzaktan yakından ilişkileri yoktur. Bu programdaki röportaj ve eğlence amaçlı söylenen sözler yalnızca söyleyenleri bağlar. Kurumumuz ve Okan Bayülgen hiçbir sorumluluk kabul etmez. Her türlü şikâyet ve ihbar için info@kingodisco.com" ifadeleri yer almıştır. Bu ifadelerden programın eğlence amacı taşıdığı anlamı çıksa da, 29.12.2011 tarihinde yayınlanan programda, günümüzde tüketim alışkanlıklarının geldiği boyutun ele alındığı görülmüştür.
Okan Bayülgen, programın sonunda önce konuklara teşekkür etmiş, ardından "...şey programı yapmıştık hani Reyhan, bir Rus Türk hanım gelmişti, o hangi programdaydı, hani rahatlamalar konuşuluyordu yine şey falan neydi o, çakralar falan konuşuluyordu, o hanım da bu çakracılık falan konusunda bu rahatlamalar, kendini böyle aşmalar falan filan konusunda şeydi falan filan çok rahatlamacı, ben de o rahatlayanlarla dalga geçiyordum böyle sürekli, Allahım işte tansiyonumu bilmem kaça düşürdü falan, ölmeye çalışan tipler böyle falan diyerekten. Sonra kadın onun işte büyük hocaların hocası Hintli şulu bulu adam, bir yerliymiş adam, şimdi tam şey yapamadım da yani böyle Asya'dan bir adamcağızmış ondan sonra, o da demiş ki ya bütün bunları bırakın, tek bir çare var “go and fuck”. Bütün bu rahatlamalarda filan dolayısıyla twitterda da sorular soruluyor peki ne yapacağız çare nerede falan diye, çare nerde falan gibi. Sonuç yine her programın sonunda olduğu gibi go and fuck, yarın görüşmek üzere iyi geceler." ifadeleriyle programı kapatmıştır.
Programı kapatırken Okan Bayülgen'in kullandığı "go and fuck"ifadesindeki"fuck" kelimesinin, herhangi bir İngilizce-Türkçe sözlükteki karşılığının argo olduğu görülmektedir. Ayrıca
kelime her ne kadar İngilizce olsa da ülkemizde de anlamı yaygın olarak bilinmektedir. Dolayısıyla yayında, yayıncılık sorumluluğu ile bağdaşmayacak şekilde, İngilizce küfür içeren toplumca genel kabul gören ahlak kurallarına aykırı bir sözcüğün bilinçli bir şekilde kullanıldığı görülmüştür.”
Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
TV 8 Yayın Kuruluşunun söz konusu yayını ile 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan; “ … genel ahlaka … aykırı olamaz.” hükmünü ihlal ettiği, kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın yazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının tetkikinde; Mezkûr program kapatılırken sunucu Okan Bayülgen tarafından yapılan konuşmaların genel seyri göz önüne alındığında; “bir Rus Türk Hanım” muhabbetiyle başlatılıp, her yönüyle “cinsel tema” taşıdığı açıkça belli edilen “rahatlamalar” kelimeleriyle devam ettirilen ve bu seyre uygun olarak "go and fuck" ifadeleriyle neticelendirilen konuşmanın, dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımının da ötesinde, bizzat cinsel eyleme yönelik söylemler bütünü olduğu ve müstehcenlik niteliği taşıdığı, müşahede edilmiştir.
Sunucu tarafından kullanılan "go and fuck" ifadesindeki "fuck" kelimesinin, herhangi bir İngilizce-Türkçe sözlükteki karşılığının argo/küfür/cinsel içerikli-müstehcen- anlamlarına geldiği, ayrıca anılan kelime her ne kadar İngilizce olsa da, anlamının ülkemizde de yaygın olarak bilindiği, içerisinde yer verilen konuşmaların bütünselliği kapsamında değerlendirildiğinde, anılan ifadenin direk cinsel eyleme matuf olarak kullanıldığının çok açık bir şekilde anlaşıldığı,
Hususları göz önüne alındığında, söz konusu yayınında program sunucusu tarafından kasten ve tekraren müstehcen dil kullanılmak suretiyle, yayınların müstehcen olamayacağının düzenlendiği, 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrası (n) bendindeki amir hükmün ihlali niteliğinde bir program yayınlamış olmakla, TV 8 Yayın Kuruluşunun, anılan amir kanun hükmünü açıkça ihlal ettiği, sabit görülmüştür.
Bu itibarla; 6112 sayılı Kanunun 32 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan; “Bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının … (n) … bentlerindeki yayın hizmeti ilkelerine aykırı yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara, ihlalin ağırlığı ve yayının ortam ve alanı göz önünde bulundurularak, … idari para cezası verilir. … Ayrıca, idari tedbir olarak, ihlale konu programın yayınının beş keze kadar durdurulmasına … karar verilir… İhlalin mahiyeti göz önünde bulundurularak, bu fıkra hükümlerine göre … sadece idari para cezasına veya tedbiri de karar verilebilir.” hükmü uyarınca, ihlalin ağırlığı ve yayının ortam ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlale konu programın idari tedbir olarak takdiren iki kez durdurulması uygun görülmüştür.
Ayrıca Kanunun 32 nci maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan; “İdarî tedbir uygulanması sonucu yayını durdurulan programların yerine, aynı yayın kuşağında ve ticarî iletişim yayını içermeksizin, Üst Kurulca temin edilen eğitim, kültür, trafik, kadın ve çocuk hakları, gençlerin fiziksel ve ahlakî gelişimi, uyuşturucu ve zararlı alışkanlıklarla mücadele, Türk dilinin güzel kullanımı, çevre eğitimi, özürlü sorunları, sağlık ve benzeri kamuya yararlı konularda programlar yayınlanır. Yükümlülük veya yasağa aykırılık dolayısıyla idari tedbir olarak programın yayınının durdurulması kararının verilmesi halinde, yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren fiilin işlenmesinden dolayı sorumluluğu olan programın yapımcısı veya sunucusu, yayının durdurulduğu süre zarfında, aynı veya farklı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta hiçbir ad altında başka bir program yapamaz veya sunamaz” hükmü uyarınca;
Yayını durdurulan programın yerine “Gençlerin fiziksel ve ahlakî gelişimi ve Türk dilinin güzel kullanımı” içeriklerini haiz kamuya yararlı nitelikteki programların yayınlanması ve program sunucusu Okan Bayülgen’in, yayının durdurulduğu süre zarfında aynı veya farklı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta hiçbir ad altında başka bir program yapmaması ve sunmaması, ihtaratının yapılması gerekmiştir.
Karar :Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere; TV 8 logosuyla yayın yapan MNG TV YAYINCILIK A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında;
1- 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (n) bendindeki; " Yayın hizmetleri müstehcen olamaz" hükmünün ihlali nedeniyle, aynı Kanunun 32 nci maddesinin birinci fıkrasına göre idari tedbir olarak, “MUHABBET KRALI” İSİMLİ PROGRAM YAYINININ, 12 Nisan 2012 Perşembe günü saat 23.00’de ve 19 Nisan 2012 Perşembe günü saat 23.00’de olmak üzere TAKDİREN İKİ KEZ DURDURULMASINA,
2- Yayını durdurulan “Muhabbet Kralı” isimli programın yerine,
a- Üst Kurulca gönderilecek “Gençlerin fiziksel ve ahlakî gelişimi ve Türk dilinin güzel kullanımı” içeriklerini haiz kamuya yararlı nitelikteki programların, aynı yayın kuşağında ve ticarî iletişim yayını içermeksizin, yayını durdurulan program süresi kadar yayınlanmasına,
b- Üst Kurulca yayını uygun görülen ikame programın anonsunu müteakip, yayın boyunca on dakika ara ile ekran altından akar yazıyla, durdurulan programın adı, tarihi, hangi ilkenin ihlal edilmesi nedeniyle kaçıncı kez durdurulduğunun belirtilmesine,
c- Program yayınını durdurma kararının duyurulduğu ve yerine ikame program olarak yayınlanan yayın kaydı ve Üst Kurulca gönderilen ikame program kasetinin, yayını takip eden 7 (yedi) gün içinde Üst Kurul’a gönderilmesine,
3- Kanunun 32 nci maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan; “Yükümlülük veya yasağa aykırılık dolayısıyla idari tedbir olarak programın yayınının durdurulması kararının verilmesi halinde, yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren fiilin işlenmesinden dolayı sorumluluğu olan programın yapımcısı veya sunucusu, yayının durdurulduğu süre zarfında, aynı veya farklı medya hizmet sağlayıcı kuruluşta hiçbir ad altında başka bir program yapamaz veya sunamaz” hükmü uyarınca, PROGRAM SUNUCUSU OKAN BAYÜLGEN’İN, YAYININ DURDURULDUĞU SÜRE ZARFINDA, AYNI VEYA FARKLI MEDYA HİZMET SAĞLAYICI KURULUŞTA HİÇBİR AD ALTINDA BAŞKA BİR PROGRAM YAPMAMASINA VE SUNMAMASINA,
Oy birliği ile karar verilmiştir.''
www.rtuk.gov.tr adresinden hiç dokunulmadan kopyalanmıştır.
Yukarıda gördüğünüz üzere RTÜK'ün Okan Bayülgen ve Tv8 hakkındaki gerekçesi ve kararı yer alıyor. Gelelim cezaya: ''Gençlerin fiziksel ve ahlaki gelişimi ve Türk dilinin güzel kullanımı''(Cümle içinde iki tane ''ve'' kullanarak zaten Türk Dili'ni güzel kullandığınız ortada) içerikli, Üst Kurulca tarafınca belirlenen, kamu yararına haiz, ceza alan programla aynı süreli bir program! Sonra belli oldu ki o program bir belgeselmiş.
''Ülkemizde belgesel bir yaptırım aracı olarak kullanıyorsa, dizi manyağı olmuş seyirciye ne diyebilirsiniz ki?'' Belgeseli izlemeye başlamadan önce düşüncelerim bu yöndeydi.
Türkiye'nin analogtan dijitale geçme dönemlerinde çekilmiş bir belgesel çıktı karşıma. 1998 yapımı! Ben daha 9 yaşındayken çekilmiş! E doğal olarak ses ve görüntüsü kalitesi çok kötü. Bu benim belgeseli izlememe nedenim olmayacak. Kuş belgeselinde fondaki müzik ve seslendirme yapan deli gibi uykumu getiriyor. Kahve koydum, uykumu açıp izleyeceğim. Fakat kuş belgeseli ''Gençlerin fiziki ve ahlaki gelişimi ve Türk dilinin güzel kullanımı''na haiz değildi. Zira ördeklerde, çiftleşme öncesi eşler birbirine gösterişli bir şekilde kur yaparlarmış! Önce kur sonra ''Go And Fuck'', nerde kaldı gençlerin fiziki ve ahlaki gelişimi? Kuş belgeselini kaşıkçı kuşu, flamingolar, yeşil başlı ördekler, baykuşlar derken atlattık. Ama sonrasında ne yalan söyleyeyim her şeye rağmen dalmışım yarım saat kadar. Neyse ki uyandım.
Güneşi anlatan belgesel çok eğlendirici. Sunucunun gerek t-sortü, gerek pantolonu ve kemeri, saçları, her şeyiyle tam bir 90'lar:) Anlatılanlara takılmadın mı derseniz. Belgeseldeki tüm bilgileri biliyorum. Zihnimi biraz yoklayınca yedinci veya sekizinci sınıfta Fen Bilgisi dersinde öğretmenimiz VCR kasetten bunu bize izlettiği aklıma geldi. Yani ben size göre bilimsel olarak 15 yıl önden gidiyorum haberiniz olsun.
Genel olarak, ''Ekmeğe mama, zike sopa'' dediğim dönemlerde çekilen bir belgeseli HD belgesel kanallarının var olduğu şu teknolojik çağda izletmek cezadır. Ama Okan Bayülgen sayesinde bu belgesel en iyi izlenme oranına sahip olmuştur. Bakalım yeni bölümde neler olacak? Haftaya görüşmek üzere, bilgi tomurcukları.
twitter.com/10uRcoban7
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder