18 Ocak 2014 Cumartesi

Bayıra Karşı Yar Fakır


     Eskiden buralar hep tarla idi. Ekip biçip iyi kötü çıkan mahsulü tüccara gönderirdim. Tüccar da beğenirse aklına yatarsa kendi pazarında onu yayınlardı. 
     
     Eskiden daha çok yazardım bu blogda. Yazıp çizip iyi kötü çıkan yazıyı Okan'a gönderirdim. Okan da beğenirse twitterda paylaşır ve iyi okuma alırdı.

     Uzun süredir klavyenin tuşlarına senkronize basamıyorum sanırsam. Ya da o da değil bence, eğer sorun benim klavyede olsa, o zaman diğer klavyeler de mi benim gibi senkronize değil. Bence bizim tüccar artık bu tarladan ürün almaya kesmiş. Neyse biz yine de ekip biçmeyi bırakmayalım. Diğer çiftçi arkadaşlara duyurulur.

     Makina Kafa iki haftadır Cuma günleri yayınlanıyor. Bazıları için tercih sorunu çeker oldu. Beyaz mı? Okan mı? Bir çok kişi gibi bu tercih sorununu yaşamadım. 

     Asuman Krause ve Erkan Petekkaya'nın sırtlandığı bu haftaki program orta seviyede başladı, kötüye gitti sonra da iyi denilecek bir seviyede bitti. Asuman konuk olunca daha bi action bekledim programdan. Beklentileri tam olarak karşılamasa da halk dilinde çok bilinen ''Bayıra karşı yatır beni, tırmala beni, kaşı beni'' lakırdısı ile içimizdeki közü harladı diyebiliriz. Herkes bi azgınlık peşinde izleyici olarak bunu istiyoruz. Hadi ordan biri bi piçlik yapsa da gülsek derdindeyiz. 

     Geçmişini silemezsin bölümü de çok iyi olmuş beğendim. Konuklar gereği sadece iki kişide yapılabildi. Çünkü Asuman ve Petekkaya'nın geçmişinden söz edebiliriz. Diğer konukların eskiye dönük bi on yıllık falan medya mazilerinin olmadığı apaçık ortada. Fear Factor Asuman Krause'nin de eline bi şey verecekken gözlerinin açık olması gerektiğini ve onu görmesi gerektiğini de anlamış olduk. Erkan Petekkaya dansları ve Okan Bayülgen canlandırması kahkaha ile geçmişimizi zikti attı resmen :)

     Medya Kafa ile keçiler, fakırlar, camlar birer film şeridi gibi geçti. Erkan Petekkaya'nın bu adam da oy kullanıyor cümlesi gayet talihsizdi. Demokratik bir ülkede herkesin seçme ve seçilme hakkı vardır. İnsanlar IQ seviyesine göre seçme ve seçilme belirlense beş yüz elli vekili toplayamayız ne yazık ki. Ne olursa olsun bu ülkede bir çoban ile Aysu Kayacı'nın oyu eşit sayılacaktır. Çünkü egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir. Medya Kafa bölümünde her şeyi anlarım da o Özcan mıdır nedir onu programa çıkarmayı anlamam. Okan Bayülgen ve ekibinin geceye fiyaskosudur. Geçen hafta bi arkadaş çıktı bak ne güzel oldu. Ama hangi akla hizmet o adam çıkar bilemedim. Televizyona tekme atmaya az kalmıştı. #Makinakafa tagi ile twittera baktım, millet biri şunu indirsin vaziyetinde idi. Hayatımda ilk kez Okan'ın bir programında sıkılmaya başlamıştım. Değişik kaş boyaması, bir türlü toplanamayan o ''toparlıyorum'' neyse yine gerildim bak. Yazıyı bile burada sonlandırmak en iyisi.